Haftanın uzun ve bol maçlı programı bir yana, bu haftasonu için en iyi maçları seçmeye çalışıyorum yana yana. Bir elde bira, diğer elde ruffles ya da doritos, haftasonu göbek büyütmeye "varım" diyoorr!!
Cumartesi
14:45 Everton - Fulham Kahvaltıdan sonra Ram'a gidilir, yeterli miktarda nevale (yukarıda belirtildiği gibi) alınarak akran karşısına geçip 15 dakika Premier Lig keyfi yapılır.
15:00 İstanbul BB - Trabzonspor 15 dakika sonra anamızın ligine dönüp, çok keyifli geçeceğini düşündüğüm bu maça zıplanır
17:00 Stoke City - Arsenal Maç biter bitmez tuvalet molası vs. verilir, zira dakikalar sonra Arsenal show başlayacaktır!!
19:00 Eskişehirspor - Fenerbahçe Geçen hafta cimbomun başını yakan es-es, keyif vermeyen Fener karşısında. Maç keyif vermezse Reggina - Inter yedekte bekler, baktın o da olmadı, 19:30 da Tottenham - Liverpool zaten keyif verir!!
21:30 Juventus - Roma Halen bekleneni veremeyen iki devin maçı seyredilir, arada bir, "bugünü de yedik be!" diye düşünülür.
23:00 "Ulan yeter, bi çıkıp hava alalım artık" denir, Hisarüstü'nde çay içilir. O gün daha fazla futbol izlememeye karar verilir.
Arada da uyuyalım be bilader!
Pazar
15:00 Kayserispor - Beşiktaş Yine kahvaltıdan sonra, yine Ram'a gidilir, yeterli miktarda nevale (yukarıda yine belirtildiği gibi) alınarak akran karşısına geçip Beşiktaş'ın bu sefer nasıl bir dizilişle oynadığı tanımlanmaya çalışılır.
18:00 Bolton - Manchester City Muhabbet arasında Robinho'nun kıvrak hareketleri seyredilir, olmazsa Dortmund - Bochum alternatifte bekler.
19:00 Galatasaray - Antepspor Yaralı aslan (bu klişeyi kullanmasam ölürdüm) bu hafta hıncını Antep'ten çıkaracak bence. Oturulur izlenir. Bu dakikalarda pazartesi sendromu yavaştan oluşmaya başlamıştır, görmezden gelinir.
21:00 Sendrom kaçınılmaz hale gelmiştir. Eve gidilir, duş alınır, traş, ütü.... Bir Cumartesi Pazar daha futbola kurban verilmiştir, sorgusuzca, pişmanlık duymaksızın!!.
"Haftanın sonu, bir nakarat gibi.."
Pazarlar kaldırılsın cumartesi 2 güne çıkarılsın