31 Mayıs 2008 Cumartesi

samimiyet...


galatasaray taraftarıysanız hazmetmeniz zor..

ocağınızdan, yuvanızdan yetişen bi adamı, unutamayacağınız hatıralarınızda payı olan, hemen hemen her sene "türkiyeye dönersem döneceğim yer galatasaray olacak" diyen bir adamı en önemli rakibinizin formasıyla görmek fazlasıyla sinir bozucu bir durum..

hele hele çocukluğunuzu 90larda yaşamışsanız, kral'ın hemen hemen her transfer döneminde ali şen'in, aziz yıldırım'ın servet tekliflerini reddettiği dönemlere tanık olmuşsanız, galatasaraylılığı böyle görmüş böyle öğrenmişseniz, bu fotoğrafı gördükten sonra başınızın ağrımaması daha da zor...

profesyonelliğe, futbolculuğun da bir meslek olduğuna diyecek sözümüz yok..

eksiklik samimiyettir...

çarşı ile karşılıklı "burası beşiktaş, alayına gider, kızdırma bizi götoğlanı fener" diye tezahürat ettikten 15 gün sonra sarı-laciverti giyip aziz başkan'ın yanına otururkenki samimiyettir...

"herşeyimi galatasaraya borçluyum, dönersem bu yanlızca galatasaray olur" dedikten sonra yapılanlardaki samimiyettir...

aslolan, bi çizgiye, bi duruşa sahip olmaktır...

ve bunu para için bozmamaktır..

hem de profesyonellik kisvesinin altına saklanarak..

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Fenerbahçenin doğru bir transfer yaptığına inanıyorum bulunduğu bölgede oyunun her iki yanınıda iyi oynayan ender oyunculardan birisi

mehmet erdem perek dedi ki...

'bizi sevenleri üzmeyelim baba',Metin Oktay, zamanın Fenerbahçe Başkanı'na verdiği açık çek için teşekkür ederken..
ama doğru ya! bir Ankaragücü maçına denk gelir sakatlanmamak için (bonservissiz gidecekti ya İtalya'ya) canını sahaya koymayan o şımarık çocuğu sevmemeye başlamamız.
sahada 11 Metin isteriz biz,kültürümüz budur...