Bugünlerde Türkiye'nin en çok eleştirilen futbolcusu olan Ralph Elano Blumer'den bahsediyoruz. Gürcan başladı önce, temposuz futbolcu Elano'yu eleştirmeye. Şimdilerde herkes öyle diyor zaten, sorumluluk almıyormuş, oyuna girmiyormuş, tempo yapmıyormuş vs.. Hele sözüm ona geçim kapısı futbol olan, onlarca lige dair iddaa tahminleri yapan, Türkiye'nin en iyi futbol yorumcusu (!) Rıdvan ise "O'nu Manchester City'de izlemedim, Brezilya Milli Takımı'nda da izlemedim" diye başlayan cümlesiyle Brezilya Milli Takımı'nda 41, Premier Lig'de 62 maç yapmış olan Elano Blumer'i küçümsüyordu. Hatırlarsınız ki daha bu futbolcu forma giymeye bile başlamadan pek şerefli medyanın bir diğer üyesi, İspanya'dan bildiren Mehmet Çiftçi Portekizce bir haber yanlış çevirerek Galatasaray'ın kazıklandığını iddia ediyordu, aynı medyanın başka bir uşağı ise Shaktar Donetsk tarafından yalanlanan aşağılık uydurma haberi yapıyor, Elano'nun paragözlüğünden bahsediyordu. Peki Elano Blumer neden bu kadar hedefte, ne yaptı bu adam bu millete, henüz TFL'de 500 dk'sını doldurmamış bir adam nasıl bu kadar kolay asılıyor.
Dunga O'nu yaratmak istediği yeni Brezilya'nın sembolü olarak gösteriyordu: "Bencil olmayan ve her türlü egodan sıyrılmış bir takım oyuncusu". Sven Goran Eriksson ise muhteşem Newcastle maçından sonra "Buraya geldiği günle şu an arasındaki tek büyük fark kondüsyonu. Şimdi çok daha güçlü ve O'na nasıl futbol oynaması gerektiğini söylemenize gerek yok. Her zaman bu standardı koruyamayabilir ama şu anda O'nun en iyi zamanlarını görüyorsunuz. Topu tutuyor, etrafına bakıyor ve goller atıyor. Daha fazlasını isteyemezsiniz herhalde" demişti.
Elano ise daha ilk lig maçında Hagi, Felipe, Sasa, Lincoln, Kewell gibi golünü atarak başlamıştı lige. Sahadaki mücadelesiyle Dunga'yı doğruluyordu ama henüz hiçbir çarkı oturmamış bir takımda, henüz fizik kondüsyonunu en yüksek seviyeye taşıyamamış olmasının etkisiyle kendini ortaya koyamıyordu. Benim izlediğim kadarıyla Sasa İliç'ten beridir oyunu en iyi okuyan en iyi anlayan ve en iyi yönlendiren adam geldi Galatasaray'a. Ama yönlenecek bir oyun olmadığı zaman, Arda gibi çalımlarla içeri girecek bir oyun yapısına sahip değil ya da 35 metreden çekeceği şutlarla heyecan yaratacak Hagi kadar gelişmiş bir özgüveni de yok. Takım oyuncusu Elano, orta sahası topa basan, pas alıp vermeyi bilen oyunculardan kurulu bir takımda topa en az dokunarak en yüksek tempolu oyunu yaratan futbolcu. Hala yüksek tempoyu topla en hızlı koşmak zanneden cüheyla yorumcu kardeşlerim, topu en hızlı şekilde dikine oynamaya çalışan bu adamı ağır olmakla suçluyorlar. Tekrar ediyorum bu adam Hagi değil, Arda değil, Alex'in koşanı zıplayanı sümküreni hiç değil. Hepimiz sabredince, Rijkaard'ın Galatasaray'ı sahaya yayılmayı öğrenince bu adam makinanın nasıl bir dişlisi olduğunu ve tesadüfen transfer edilmediğini koyacak ortaya. Yeter ki niyetini en başından beri ortaya koyan şerefli haysiyetli basına kulak asmasın taraftarlar. Kapalı Üstteyiz biz, desteğimiz ortaya koymak için, inandığımız Galatasaray'ın arkasında durmak için. Bekleriz efendim..
*bilmeyenler için, Cüneyt Arkın'ın "Yıkılmayan Adam" filminden unutulmaz bir replik..
18 yorum:
Basının sustuğu görülmediki zaten. İlk maçından eleştiri bombardımanına tutarlar adamı. Dur be kardeşim, adam hele bi oynasın kendini göstersin. Ayıptır, yazıktır. İnsaf!
harika yazı.. biz de oradayız, desteğimizi koymak için...
Graz maçında görüldü ki, takım ileri hızlı çıktığında Baros'a inanılmaz güzel aratoplar attı ve hiç topu 10 saniye dolaştırmaya gerek bırakmadan gol pozisyonu oluşturdu..Bu basit oyunu bu kadar basite indirgeyen oyuncu futbolu bilmiyor da nedir??harika yazı, zamanlaması da güzel...
KinG
harika bir analiz olmuş..söylemeye fırsat bulamadıklarımızı tek tek yazmışsın..galatasaray'ın teknik kadrosundan da, yönetiminden de, tek tek her futbolcusundan da şu şartlarda en ufak bi memnuniyetsizlik duyan varsa, korkarım ki insan değildir..kardeşimsin alaattin allee..
w.t
Aynı şey Tugay'ın başına da gelmedi mi Türkiye'de..
Daha sonra adam İskoçya'da İngiltere'de basit oyunu, ayağa yaptığı düzgün paslar ve oyunu ileri yönlendirebilmesi nedeniyle baştacı edildi...
Sonra 37 yaşındayken acaba GS geri alsa mı dedik..
Şimdi Elano'yu eleştiriyorlar.. Hem de istatistiklere bakıp Alex'i göklere çıkaran insanlar..
Burada Rıdvan'ı da eleştirmek istiyorum.. Hagi'yle bir tutuyor Alex'i.. Sadece istatistiklere bakıp yorum yapılmaz kardeşimm.. Eğer öyle olsa yorumculara iş kalmazdı..
Alex Ferguson'undu sanırım bir sözü vardır.. "İstatistikler mini etek gibidir.. Çoğu şeyi gösterir fakat asıl önemli olanı değil" der..
Alex'in istatististik verileri çok iyi olabilir. Belki Elano'nun o kadar iyi değildir.. Fakat bu haerşeyi gösterir mi?? Türkiye'de şimdiye kadar Brezilya milli takımında direk oynayan kaç oyuncu oldu.. Sadece 2.. 2'si de bu sene geli.. E kardeşim bi durun bekleyin allah aşkına ya, bu adamın bir kalitesi bir özelliği var demekki.. Santos fenerde 1-2 gol attı diye dünyanın en iyi oyuncusu olmuşken nedir bu GS'lı oyuncuları harcama isteği..
İnsaf...
thePLAYER
ben böyle basının taaaa .... transfer sezonundan beri deli ettiler adamı. Sizin de başınıza geldi sonunda
Saygılar...Güzel olmuş.
al lee@
abi sen bu heriflere cevap yetiştirmeye kalkarsan bloglar dar gelir sana.
bunlar klişe tabirle "skor yorumcuları"..
gs kazanırken de yazıyorduk bıdı bıdılarına kanmamak lazım. malum tipsizin -sıkılarakta olsa- ntv'deki gs güzellemelerini, berikinin neeskens övgülerini, elano'yu yıllardır takip ettiğini ve transferine şok olduğunu söyleyen entellektüel eleştirmenleri unutmamak lazım.
türevimiz de bir yerde takılacak malumunuz.
benim üzüntüm onlarında başına aynı şeyin gelecek olması.
alex o zamanda badem gözlü olacak mı acaba?..
sizin camianızın en sevgili! üstadı hınçalın deyişyle mastürbasyon yapıp tatmin oluyorsunuz. kimi ordan türkiyeye brezilya milli takımında direk oynayan sadece 2 kişi geldi diye sallar, mahallede r. carlos diye frikik kullandıgı gunleri unutarak, kimi türevin noldugunu bilmeyen bir ea cı olmasına ragmen klasik 6s li laf ebeliği yapar..
elano hakkında bir yazı ve elanodan cok alex yorumaları, sizin deyişinizle güzellemeleri, yesinler.. richardinho gelir gargamel ulueren anket yapar, lincoln gelir,delgado gider,bilmemkim gelmeye niyet eder hep aynı anketler, alex kıyaslamaları. sonra durup durup olsun bizimde hagi diye bir tanrımız vardı nostaljileri. sizin tanrınız cebindeki cüzdana mukayet olamıyor diyarbakır deplasmanlarında , oturmuş aleximize bok atıyorsunuz. yarın neeskens e eleştiri gelince de amaaa koch da antremanlarında sulu şakalar yapıyooorr, hiç karizmatik de diil;türevsizin teki dersiniz..yakında blog kullanıcıları için liseli zorunluluğu getirirseniz hiç şaşırmam
@burkitt;
alex'e lafımız yok elbette.lafı olan da çarpılır zaten..ama bu hagi meselesi üzüyor insanı sevgili burak :) ben çocuğum olsun adını hagi koyayım diye evleniyorum, senin söylediğin laflara bak şimdi..teessüf ederim..
w.t
Elano isimli futbolcunun kariyerini herhangi bir başka futbolcu ile kıyaslamadan değerlendirmek bu kadar zor olmamalı bence. elano kariyerli ve başarılı bir topçudur. Tıpkı anelka gibi, alex gibi, hagi gibi, ailton gibi, kleberson gibi.
Söz konusu sporcu üzerine medyada yapılan yorumlar bir ksıım taraflı madyanın ürünü değil bizlerin türk spor medyasının hastalıklı egosunun üründür.
yoksa rıdvan denen adam fenerbahçe tek forvet oynayacaksa bu anelka değil nobre olmalıdır diyecek kadar futbol fakiridir. Kendisinin hiçbir entellektüel futbbol birikimi yoktur, sadece gunluk skor (performans bile değil) yorumu yapmaktadır.
Elano'nun türkiyede gösterdiği performans ise ilk 8 hafta itibariyle eleştriye açıktır ancak bu futbolcu başka futbolcularla kıyaslanmasına ihtiyac duyulmayacak kadar potansiyel ve marka sahibi bir futbolcudur.
Takım sevdası ve ego butun futbol medyamızın hastalığıdır ama lutfen medyayı eleştirirken aynı tarafgirlikle ona yapılmıyor bana yapılıyora dönmeyelim.
Serdar
Burkitt;
R. Carlos fenere geldiğinden beri kaç kere Brezilya milli takımı forması giydi de sallar mallar diye yorum yapıyosun?? (iyi oku!!)
Sonra da kalkmış 6S yazarak galatasarayı küçültmeye çalışıyosun aklınca..
Alex'e değil lafımız Alex'i olduğundan büyük gösterip GS'lı oyuncuları küçültmeye çalışanlaraydı.. Sen daha olayı kavrayacak boyutta değilken kalmış bir de liseli geyiği yapmışsın..
Biraz seviye..
thePLAYER
öncelikle burak kardeşim hoşgeldin,buradaki birçok kişiden futbolu daha iyi bilmene rağmen tartışmamak için yorum yazmadıgını biliyorum ama seni de çıldırtmışlar anlaşılan...bu milli takımda oynama mevzusunu anlamış değilim. son dünya şampiyonunun 3santraforundan biri bizde bumudur?
r.carloslu brezilyamı, elanolu brezilyamı?
elanomu santosmu?
bunlar ne abi?
alexime gelince lütfen artık gereksiz tartışmalara alet etmeyin alex abimi... biz ailecek rahatsızsız bu durumdan. abim sadece futbol oynamak istediğini söylüyor... alexi yükseltmek için kimseleri aşağı çekmemize gerek yok, yapmıyoruz da...
adımı @ altına alıp o şekilde kime cevap verdiğini herkesin bilmesini sağlamayan heriflerin bende adını yazmayacağım.
ama bu çıldırışa gerek yok yahu. noldu kötü bir soru mu sorduk ?..
yarın malum takım kaybedince "kötü takım" "daum defol" olacaksa tüküreyim ben bu eleştiri mantığının içine.
alex'i kaybederken övecekler mi dedim..
ki geçmiş sezonlara dönersek kaybedenin yıldızı da manşetten iner bu tabiat kanunu. yarın gs kazanır elano manşet, alex modern futbol sistemlerine uymayan yavaş adam olur, benim anlamadığım nasıl bu kadar fanatikleşilebildiği..
alex'e kötü oyuncu diyecek var mıdır? telaşa lüzum yok.
heyecan yapmayın. veya yapın.
33'lük herife 10 yıllık sözleşme imzalatın.
ama edepsizleşmeyin yahu.
@köşeli
türev, ea bunlar senin anlama kapasiten için yeterli sandım. kusra bakma
@wasted
ben de radikal alexciyim belki, başkalarının dinine de saygı :))
@player
seviyen yeterince yüksek, cvp yazamıycam..
düzgün düzgün oynayın bakiyim...:p
beyler o diiil de bi gün bi turnuva yapalımm PES in en güzelinden..
KinG
@ w.t
pire için yorgan yakma derim ben :D
arada sırada bloga göz atan sıradan bir okuyucu (sırf "adsız" olmayayım diye isim aradım da.. ancak bu çıktı :) )
not: yazılar, yorumlar ve trapano'nun ağız tadı bu aralar çok güzel. "arada sırada"dan "sık sık" a terfi ediyorum sanırım..
Webmaster cok tesekkurler...
Selamlar Melek
Yorum Gönder